Ne İzledim? | Ağustos Ayı Filmleri

Film kültürü olan bir insan olmadım, izlediğim üç beş filmi de unutup durdum zaten. Bu iki muhteşem özelliğimle insanları delirttim durdum. Sonra oraya buraya not aldığım, denk geldiğim, izlediğim filmleri paylaşayım, hem unutmamamda yardımcı olur hem de kazara film kültürü geliştiririm belki dedim. Serinin ilk yazısı da Ağustos Ayı filmleri olarak karşınızda.

Eğer filmlere karşı hassasiyetiniz ve bilgi birikiminiz varsa, yukarıda saydığım sebeplerden ötürü sizin için sinir bozucu bir içerik olabilir. “Bunları mı izlediiiiiin?! öğky!” demek yerine film tavsiye ederseniz seve seve izlerim 🙂

Bu arada, aslında daha fazla film izledim ama izlediklerimi unutunca bir yerden sonra not almaya başladım, bunlar onlar. 

 

Goodbye Christopher Robin
Her çocuk gibi ben de Winnie the POOH’yu izledim. Ama gerçek bir hayat hikayesi olduğunu bu filmle öğrendim. Tüm film boyunca zavallı christopher diye içime içime ağladım tüm anaçlığımla. Çocukken severek izlediğimiz/ masum sandığımız çoğu şeyin büyüdüğümüzde farklı olması yetmezmiş gibi bu kategoriye çizgi filmler de katıldı…. Tüm film boyunca ağladım ağlayacağım modundaydım. Yazık çocuum Christopher… Mis gibi aile filmi. Ama biraz büyük bir çocukla izlenmeli sanırım….

 

 

 

Amar
Netflix’in betimlemesiyle;
“Genç Laura ile Carlos, ilk aşkın yoğunluğunu ve kırılganlığını yaşarken hayatın gerçekleri, idealleştirdikleri aşk kavramını yavaş yavaş lekelemeye başlar…”

Benim betimlememle;
Bir daha asla netflix’i açıp ilk gördüğüm filmi izlemeye kalkmayacağım, olur da kazara bunu yaparsam bitirmeye çalışmayacağım. Film 103 dakika ama bana 103 saat gibi geldi. Ekran karşısında cinnetler geçirip durdum.

Cinsellik, yönelim, hayat hakkında kafası dehşet karışık gençler zaten yeterince kasvetli değilmiş gibi bu kadar kasvetli ve sıkıcı anlatılmalı mıydı bilmiyorum… Görsel bile koymayacağım, gıcık oldum.
Sex And The City 1 ve 2
“Yıl olmuş 2018, sex and the city izlemeyen mi kaldı Özge allasen?!” Derseniz biraz kırılırım… Geç olsun güç olmasın…

Saçma salak insan ilişkilerinin beni çıldırttığı bir akşam bu duruma komik ve romantik yaklaşan bir filme ihtiyacım vardı, oturup ikisini de peşpeşe izledim. Hem günü kurtardım hem de ortamlarda izlemedim dememiş olurum artık. Dizisine de başlayacağım. Onu da izlemedim evet, vurmayın…

Carie’nin giysi dolabından filan hiç bahsedemeyeceğim insanın minimalizm sevgisini sınıyor…
Like Father

İşkolik, baba sorunu olan bir kadın düğün gününde terk edilir ve balayına nefret ettiği babasıyla çıkarsa ne olur? Hem de balayı, gemi seyahati olup birbirlerinden kaçamazlarsa…  Her şeyin sanıldığı gibi olmadığı, sorunlarında iletişim kurularak çözüldüğü o tatlış filmlerden…

 

Sleeping With Other People

İnstagramda Ayşe Köroğlu’nu  takip ediyor musunuz? Hayranı olduğum bir iki kişiden biridir kendisi. Ama konumuz şu an defalarca önerdiği, benim de sürekli başka yerlere not alıp asla izlemediğim film. Sonunda izledim! Dur ya, bir daha izleyeyim 😀

 
Metrekare Başına Aşk

İnsanlar aşık olur, evlenir ve ev sahibi olur ya hani. İşte bu tersine giden bir aşk hikayesi.  En büyük hayalleri kendilerine ev almak olan iki insan, olmayan paraları ve birbirleriyle ne yapacaklar? Bence de en mantıklısı paraları birleştirip ortak bir ev almak. Da, yeni tanışan iki insan hem de ayrı inançları, ayrı kişisel hayatları var ve ev almak için tek bir şansları var, evlenmek. Yazarken bile gülümsedim. Minnoş bir filmdi. He, ben hint filmlerine bayılıyorum ondan da olabilir 🙂

 

Sevdiğim Tüm Erkeklere

Tam bir gençlik filmi. Lise temalı film izlemeyecek kadar büyümemişim galiba. Aşık olduğu çocuklara asla gönderilmeyecek mektuplar yazıp platonik takılan, kendi halinde bir kız mektuplar yanlışlıkla(!) sahiplerine ulaşırsa ne yapar? Lise bu dürüstlüğü kaldıracak bir yer mi? Nasıl olur? Minnoş bir filmdi. İnsan, aaa hakkaten böyle bir şey olsa neler olurdu acaba diye hayal kuruveriyor.

Harry Potter Ölüm Yadigarları 2

İlk filmden sonra, o zamanlar küççük bir çocuğum, annem emin olamamış izletse mi izletmese mi, sonra demiş ki şu an yaşına uygun sayılmaz izlemesin. 😀 Yıllarca izlemedim ben de, tüm arkadaşlarımın Harry Potter fanı olduğunu düşünürsek, sağolsunlar defalarca tekrar tekrar izlettiler 😀 Bu da bininci defa izlenilen serinin, bininci kez izlenmiş son filmi.
dip not: ya hu çocuk filmi bu film anneee! 😀

 

Buraya kadar okuduysanız bana film önerir misiniz? 🙂